2 Şubat 2009 Pazartesi

BarBok

İç iç dağıt geçiyor ömrüm, bilimum seviyede anlamsızım aslına bakarsan şu son dönemde. Neden bu kadar zıvanadan çıktım, yoksa aradığım bir ana rahmi şefkati miydi?

İçerken farkediyorsun yavaşladığında görüntün. Daha iyi seçiyorsun, aslında kim kimdir nedir ne değildir, nasıl bir orospu çocuğudur kendisi; dökülüveriyor bardaktan gırtlağa akan her damla ile ortaya. Gidiyorsun ve şerefsiz şahsiyet -ki herkesin hayatında mütemadiyen böyle şahıslar vardı, vardır, varolacaktır- gidiyor rahatsızlık nasıl veririm diye düşünüyor. Herşey bir tuvalete gidip dönmesi ile başlıyor o artık kendisi olmaktan çıkıyor çünkü. Söylediğin yalanın haddi hesabı yok, kalkar gider başkalarına laf atarsın, sonra param yoktu der hesabı kitlemeye çalışırsın, nitekim biz yemeyiz, onun yerine senin haysiyetini sikeriz. Değil mi? NEDENSEEEE böyle götdeliğinden doğma hoşafların da herzaman sevdiğiniz bir arkadaşı oluyor ve "hatır" uğruna birşey yapamıyorsunuz. Lanet ettim böylesine de, ailesine de. Toptan yakıp yoketmek lazım. Soykırıma gidilmeliydi bu konuda 1959'da... Çok yanlış yaptılar çok...

Ama biliyorsun değil mi o "hatır" olmasa sana neler olacağını? İçindeki dayak sevdasını körükleyip, mazoşist potansiyelini ortaya çıkarabileceğimizi? Belki bunca vakittir aradığım "ana rahmi şefkatini" senden gideririm he? Olmaz mı?

~Kabil

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BOK AT!